Göz Ovuşturmaya Dikkat!
Keratokonus hastalığının belirtileri ancak detaylı bir göz muayenesi ile anlaşılabilir. Korneada şekil bozukluğu olarak da tanımlanan keratokonus teşhisini, çoğunlukla lazer tedavisi için gelen hastalara uygulanan muayeneler ile gerçekleştirebiliyoruz. Pek çok hasta, ne yazık ki belirtilerinin kendisini yeterince göstermemesi sebebiyle keratokonus olduğunu anlayamıyor. Bu hastalara çoğu zaman yanlışlıkla göz tembelliği teşhisi konuluyor. Hastalığın en önemli belirtisi olarak, gözlük numarasının sıklıkla değiştirilmesi olduğunu söyleyebiliriz. Ancak yapılacak detaylı bir tomografi ile hastalığın teşhisi konulabiliyor.
Gözleri ovuşturmak hastalığı tetikliyor
Hastalığın oluşumunda, gözleri sıklıkla kaşımak ve ovuşturma da etkilidir. Risk grubundaki kişilerin bu gibi hareketlerden kaçınması gerekmektedir. Keratokonusun oluşumu sürecinde özellikle gece görmede sorunlar yaşanabilir. Keratokonus ilerlemeye başladıkça çoğu hasta araba kullanırken uzaktaki cisimleri net seçemediğini, televizyon seyrederken alt yazıları görememeye başladıklarını fark eder. Gözleri kaşımak, ovuşturmak, sert baskı yapmak hastalığın ilerlemesine katkı sağladığı gibi oluşumunda da rol oynayabilir. Bu sebepten dolayı özellikle risk grubundaki kişilere ve hastalara gözlerini ovuşturmamalarını ve kaşımamalarını öneriyoruz.
Keratokonus tedavisinde çapraz bağlantı yöntemi olan CCL (Corneal Cross Linking) tedavisi kullanılmaktadır. Hastalara CCL uygulanabilmesi için, kornea kalınlığının en az 400 mikron olması gerekli. Hastanın tedaviye uygunluğunu, tedavi öncesinde yapılan kornea kalınlığı ve topografi ölçümleri sayesinde belirleyebiliyoruz. Tedavinin başarısında kritik nokta, hastalığın erken teşhis edilerek hastanın hızlıca tedaviye yönlendirilmesidir. Kornea nakline kadar varacak ciddi sonuçlar doğurabilen bu rahatsızlığın erken teşhisi, hastalığın kontrol altına alınabilmesi açısından büyük önem taşıyor.
