AB Verilerine Göre Küresel Sıcaklık Rekorları Kırılıyor Avrupa Birliği’nin Copernicus uydu izleme sistemi tarafından yapılan ölçümlere göre, mart, nisan ve mayıs ayları dünya genelinde rekor seviyede sıcak geçti. 2024 ilkbaharı ise tarihe “tüm zamanların en sıcak ilkbaharı” olarak geçti. Bu durum küresel sıcaklık artışının vurgulandığı bir döneme denk geldi. Türkiye’de Sıcaklık Rekorları ve Orman Yangınları…
Avrupa Birliği’nin Copernicus uydu izleme sistemi tarafından yapılan ölçümlere göre, mart, nisan ve mayıs ayları dünya genelinde rekor seviyede sıcak geçti. 2024 ilkbaharı ise tarihe “tüm zamanların en sıcak ilkbaharı” olarak geçti. Bu durum küresel sıcaklık artışının vurgulandığı bir döneme denk geldi.
Türkiye’de de kış ve ilkbahar aylarının yüksek sıcaklıklarla geçmesi, haziran ayında birçok şehirde termometrelerin 40 dereceyi aşmasına neden oldu. Bazı bölgelerde rekor sıcaklık değerleri kaydedilirken, yüksek sıcaklık orman yangınları riskini artırdı. Orman altı bitki örtüsünün erken kuruması alevlerin daha hızlı yayılmasına yol açtı.
Orman Genel Müdürlüğü verilerine göre, 1-21 Haziran döneminde geçen yıla göre 5 kat artışla 399 orman yangını meydana geldi. Geçen yıl bu dönemde 41 hektar ormanlık alan zarar görürken, bu yıl ise 2 bin 548 hektarlık alan yangınlar nedeniyle etkilendi. Orman dışı bölgelerde de yangın sayısında ciddi artış yaşandı.
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş’e göre, Türkiye’de yangın riski yüksek olan bölgelerde beklenmedik sıcaklıklar yaşanıyor. Sıcak hava dalgalarının genişlemesiyle yangın mevsimi daha da uzuyor. Türkeş, iklim değişikliğinin etkilerinin her geçen gün daha belirgin hale geldiğini vurguluyor.
Prof. Dr. Türkeş, geleneksel yangın yönetiminden ziyade risk tabanlı, proaktif ve bütüncül bir yangın yönetimine geçilmesinin önemli olduğunu belirtiyor. Hava koşullarındaki değişimlerle birlikte orman yangınlarının sıklığının ve büyüklüğünün arttığını ifade eden Türkeş, iklim değişikliğiyle mücadelede dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor.
Bu veriler, iklim değişikliğinin etkilerinin giderek arttığını ve alınması gereken önlemlerin aciliyetini ortaya koyuyor.
